Türkiye’de saç ekimi androgenetik alopesi, hormonal nedenler, stres, beslenme bozuklukları gibi sorunlardan dolayı oldukça sık tercih edilmektedir. Genellikle saç dökülmesi problemi yaşayan kişilerin tercih ettiği bu işlemi, saçını sıkılaştırmak isteyen kişiler de uygulamaktadır. Saç ekimi operasyonu 2 aşamadan oluşmaktadır. Saç greftlerinin çıkartıldığı donör bölge ve donör bölgeden çıkartılan saç foliküllerinin ekileceği alıcı bölge olarak operasyon planlanmaktadır.

Donör bölgenin planlı bir şekilde kullanılması, saç ekiminin başarılı ve güvenilir olması için önemli bir faktördür. Saç ekimi sonrası donör bölgenin sağlığı ve ekim sonrası görünümün nasıl olacağı hakkında detaylı bilgi öğrenmek isteyenler yazımızı okumaya devam edebilir.

Saç foliküllerinin çıkartıldığı kısma donör denir. Saç ekimi operasyonlarında donör bölge olarak genellikle ense bölgesi kullanılır. Ancak gerekli görülmesi durumunda, sakal ya da göğüs kısımları da donör olarak tercih edilebilir.

Donör bölgeden alınan saçlar greft olarak ifade edilir. Her bir greft içerisinde 1 ila 4 arasında saç kökü bulunmaktadır. Donör bölge olarak, en çok ense kısmı tercih edilmektedir. Bölgedeki saç yoğunluğunun fazla olması, bu tercihin en büyük nedenidir. Ek olarak, kafa arkasındaki saçlar genetik olarak saç dökülmesine karşı dirençli saçlardan oluştuğu için saç ekiminde tercih edilmektedir.

Donör bölgenin korunması, saç ekimi işleminin başarılı bir şekilde tamamlanması için gerekli aşamalardan biridir. Genel görüşün aksine, donör bölge tükenmeyen bir bölge değildir. Saç ekimi operasyonu için donör bölgeden saç çıkartıldıktan sonra bu bölgedeki saçlar geri gelmezler.

Bu yüzden donör bölgeden saç greftleri çıkartılırken, saç ekimi sonrası donör bölgenin genel görüntüsü bozulmadan, planlı bir şekilde çıkartılmalıdır. Ek olarak, ikinci bir saç ekimi yapılmak istenirse yeteri kadar greftin donör bölgede olması gerekir.

Bazı durumlarda ikinci bir saç ekimi gerekebilir. Ekim yapılacak alanın geniş olması, ihtiyaç duyulan greft sayısını da arttırmaktadır. İlk saç ekimini gerçekleştiren bir hasta, birkça yıl sonunda androgenetik alopesi yaşayabilir. Her hastada gelişmeyen bu durum, genellikle erkeklerde görülmektedir. Bu sorunu yaşayan bir hasta, yeniden saç ekimine ihtiyaç duyabilir. Dolayısıyla, ilk saç ekimi sonrası donör bölgenin sağlıklı ve verimli olması gerekmektedir.

Saç greftleri, donör bölgeden mikro motor denilen cihazlarla tek tek çıkarılır. Saç greftleri genellikle 1-4 saç telinden oluşur. Saç greftleri, beraberinde olan dokuyla birlikte solüsyonlu kapların içerisinde bekletilir. Bu işlem sayesinde saç kökleri ölmeyip, canlı tutulur ve ekime hazır hale getirilir. Greft toplama işlemi sona erdikten sonra ise saç ekimi işlemine başlanılır.

Saç ekimi sonrası donör bölgenin genel görünümü oldukça önemlidir. Donör bölgesinin iyileşmesi ve kalan saç köklerinin doğru bir şekilde uzaması başarılı bir operasyonun belirtileridir. Saç ekimi operasyonu, doğru yöntemlerle ve deneyimli uzmanlar tarafından yapıldığı sürece başarılı olacaktır. Donör kısmının genel görünümünü koruması ve bölgeden aşırı miktarda saç greftinin çıkartılmaması deneyimli doktorların öngörüsüne bağlıdır.

Amerika menşeli Ulusal Tıp Kütüphanesi (NLM) sitesinde yayınlanan makaleye göre donör bölgeden en fazla 6250 greft çıkartılabilir. Bir kişinin kafa derisinde yaklaşık olarak 50 bin foliküler ünite saç bulunur. Bunların 37.500 adeti kişinin ön cephesinde yer alırken, geriye kalan 12.500 foliküler ünite ise ense bölgesinde yer alır. Donör bölgenin genel görüntüsünü bozmamak için bu bölgeden en fazla %50si kadar ünite çıkartılabilir. Bu da 6250 foliküler üniteye karşılık gelmektedir.

Saç ekimi operasyonu sonrası donör bölge 1 ay sonunda iyileşmiş olur ve eski görüntüsüne kavuşur. Bu süreçte öncelik ense bölgesindeki yaralar kabuk bağlar, sonrasında ise kabuklar dökülür. Kabuklanma süreci boyunca, hastanın kabuklara müdahale etmemesi ve kabukları çok fazla ellememesi gerekmektedir. Yoksa bölgenin iyileşme süresi uzar.

Mikromotor yardımıyla, donör bölgesinden alınan saç kökleri bir daha çıkmaz. Ancak geri kalan saçlar tekrar uzar. Saç ekimi uzmanlarının planladığı bir şekilde saç greftlerinin çıkartılması, donör bölgesinin genel görünümünü korumaktadır. Kalan saçların uzaması, donör bölgesinin eski görünümüne kavuşmasını sağlar.

Operasyon sonrasında, donör bölgesinde çok küçük bir yara izi kalmaktadır. Bu yara izleri, küçük beyaz izler şeklindedir. Donör bölgesinde kalan saçların uzamasından sonra bu izler dışarıdan fark edilmeyecektir.

Saç ekimi işlemi kişinin kendi saçları kullanılarak yapılır. Donör bölgesinde verimli ve sağlıklı saç köklerinin olması ise işlemin gerçekleşebilmesi için ilk kuraldır. İleri seviyede saç dökülmesi yaşayan bir hastanın donör bölgesinde yeterli düzeyde greft bulunmuyorsa, saç ekimi yaptırması çok zordur.