Çeşitli sebeplerden kaynaklı saç dökülmeleri hem kadın hem erkek cinsiyet fark etmeksizin her bireyde psikolojik olarak rahatsızlık uyandıran dermatolojik problemdir. Saçlar vücut bütünlüğünde fiziksel olarak ön plana çıkan en önemli unsurlardan biridir. Saçlarımız sadece fiziksel açıdan önemli değil aynı zamanda var olan sağlık durumumuzun bir aynasıdır. Saç dökülmelerinin altında kimi zaman vitamin ve mineral eksikliği, ilaç kullanımı ya da deri hastalıkları yatar. Bu anlamda güçlü, nem oranı düzeyli, gür ve parlak saçlara sahip olmak aslında sağlıklı birer birey olduğumuz anlamına gelir. Fakat bazı saç dökülmeleri tüm bunlardan bağımsız bir sebebe dayanır. Bu genetik faktörlerdir. Genetik faktörlerden kaynaklanan saç kaybı dünya üzerindeki erkeklerin %95 ini kadınlarınsa %30 unu etkilemektedir. Genetik kaynaklı saç dökülmesinin tıptaki adı andogenetik alopesidir.

Androgenetik alopesi yüzdelik dilimde en çok erkeklerde, 30 yaş civarı kadınlarda %30 , 60-65 yaş civarı kadınlarda ise % 40 oranında görülen bir saç dökülmesi türüdür. Bu tip saç dökülmeleri genetik temellidir. Kişinin anne baba ya da yakın akrabasında androgenetik alopesi geçmişine bağlı olarak kişilerdeki genetik yatkınlık ile androgenetik alopesi kaçınılmazdır. Uzun yıllar bu genetiğin ailede anneden mi babadan mı geçtiği konusunda uzmanlar tarafından araştırmalar yapılmış, sonrasında dayıdan geçtiğine dair görüşler olsa da hala net bir bilgi edinilmemiştir.

Dünya üzerinde bu tip saç dökülmelerinden en çok etkilenenler %95 civarında beyaz ırktan erkeklerdir. Siyahi erkeklerde beyaz ırka göre 5 kat daha az görülürken, Uzak Doğu ve Eskimo erkeklerinde ise çok az rastlanan bir kellik türüdür. Genellikle genetiği yatkın olan erkekleri 30-40 yaş arasında yakalar. Fakat ergenlik döneminde başlayabileceği gibi 20 li yaşlarındaki erkeklerde de görülen bir saç dökülme türüdür.

Erkeklerde androgenetik alopesinin nedenleri yaş, ırk ve genetik etkenlere bağlanır. Saç köklerinin gelişimi ve büyümesi androjen seviyesi ile bağlantılıdır. Erkek tipi saç dökülmeleri androjenik bir steroid olan DHT kaynaklıdır. DHT nin anne karnında erkeklik organının oluşmasında, ergenlik döneminde ses ve vücut yapısının değişiminde önemli bir rolü vardır. Genetik olarak yatkınlığı olan kimselerde DHT kıl köküne etki ederek zamanla rengini açar ve zayıflayarak dökülmesine neden olur. Bu durum herkes için aynı değildir. DHT ye hassasiyeti olan erkeklerin saçları 20’li 30’lu yaşlarda dökülmeye başlar ve 50’li yaşlara gelindiğinde ise etkilenen bölgelerin kel kalmasıyla sonuçlanır. Bu tip saç dökülmesinde öndeki saç çizgisi gerilemeye başlar, tepe bölgesindeki saçlarda incelme fark edilir.

Androgenetik alopesi de saçlarda yoğun ya da avuç avuç diye tabir edeceğimiz bir dökülme gerçekleşmez. Bu tip saç dökülmeleri zamana yayılır. Konu hakkında yapılan araştırmalarda yıllık saç kaybı ortalama % 6 dır. Saçların büyümesine kaynaklık yapan anajen fazın zamanla azalmasıyla birlikte saç kökleri küçülerek zayıflar ve sonuç olarak dökülür. Androgenetik alopesi yani erkek tipi saç dökülmesinin en belirgin belirtisi saç çizgisinin geriye çekilmesidir. Ön saç çizgisi iki yandan geriye çekilerek incelir. Verteksdeki yaygın saçlarda incelme başlar ve tepe bölgesindeki saç derisinde bir boşluk oluşur. Genetik saç dökülme grafiğinde değişkenlik gözlenmesi mümkündür. 3 ay şiddetli saç dökülmesini 4 aylık sakin bir dönem takip edebilir. Androgenetik alopesiden kaynaklı saç dökülmesi yaşayan erkeklerin tamamen kel kalması bazen 5 bazen 15 yıllık bir süre sonunda gerçekleşir.

Androgenetik alopesiden kaynaklı saç dökülmeleri daha çok erkeklerde yaşansa da kadınları da etkisi altına alan bir rahatsızlıktır. Kadınlardaki genetik kaynaklı saç dökülmeleri %15 oranında menopoz dönemi öncesi görülür. Sonraki dönemde ise %40 oranında bir etkilenme görülmektedir. Buna göre androgenetik alopesi kadınlarda genel olarak yaşla bağlantılı olarak gerçekleşen bir saç dökülme türüdür.

Androgenetik alopesiden kaynaklı genetik saç dökülmeleri kadınlarda yaş aldıkça yaşanan bir rahatsızlıktır. Kadınlarda genetik kaynaklı saç dökülmelerinde aile geçmişi ve androjenlerin etkisi vardır. Fakat erkeklerdeki kadar olmadığı için uzmanlar tarafından ‘’Kadın tipi saç dökülmesi’’ olarak adlandırılması daha doğru bulunmuştur. Yapılan araştırmalarda kadınlarda saç dökülmesinin androjen fazlalığı ile ilgisi olmadığına karar verilmiştir. Bunun sebebi olarak da kadınların saç foliküllerinin çok üst düzey olmasına gerek kalmadan normal düzeydeki androjene bile olan hassasiyeti gösterilmiştir.

Kadınlarda androgenetik alopesiye bağlı saç dökülmeleri erkeklerde olduğu gibi yine yoğun olarak değil zamana yayılarak gerçekleşir. Kalın saç pigmentleri zamanla incelerek dökülür. Bu dökülmeler sırasında ön saç çizgisi kendini korurken alın bölgesinde çok derin olmamakla birlikte açılmalar görülür. En sık dökülme tepe bölgesinde görülür. Tamamen kel kalmak kadınlar için olası bir durum değildir.

Genetik kaynaklı saç dökülmeleri için uygulanacak her türlü hormon blokajı yapan ilaç tedavileri, PRP, AGF 39, saç mezoterapisi, organik yöntemler ancak var olan saçları korumaya ve dökülmeyi yavaşlatmaya yönelik fayda sağlayan tedavi yöntemleridir. Dökülen saçların geri gelmesinin olası bir ihtimali yoktur. Androgenetik alopesi kaynaklı saç kayıplarında dökülen saçların geri kazanılması için uygulanan en kalıcı ve sonuç veren uygulama saç ekimidir. Cinsiyet fark etmeksizin saç ekimi için gerekli sağlık koşullarını karşılayan 18 yaşın üstündeki herkese saç ekim tedavisi uygulanabilir. Son yıllarda gelişen teknoloji saç ekimi tedavisinde daha konforlu ve ağrısız bir tedavi sürecini mümkün kılıyor. Türkiye saç ekim kliniklerinde (FUE DHI) , (FUT) , ve Safir FUE saç ekim yöntemleri kullanılır. Hangi saç ekim tekniğinin uygulanacağı ve ekilecek greft sayısına uzman doktor denetiminde saç ekimi uzmanları tarafından karar verilir. Saç ekimi işleminin ilk uygulanmaya başladığı yıllarda Foliküler Ünite Transferi (FUT) tekniği tercih edilirken şimdi (FUE DHI) yöntemi tercih ediliyor. Son yıllarda gelişen teknoloji saç ekimi tedavisinde daha konforlu ve ağrısız bir tedavi sürecini mümkün kılıyor. FUE DHI tekniğinde saç folikülleri donör bölgeden tek tek alınıp seyrek ya da kel olan bölgeye yerleştirilir. Bu yöntem sayıca fazla greft ekilme şansı verir. Safir FUE yöntemi ise FUE tekniğinin safir den üretilmiş özel ve keskin uçlu bir kalem ile uygulanan bir tekniktir. Hair Center of Turkey İstanbul Saç Ekim Kliniği’nde 9 yıldır 8 binden fazla androgenetik alopesi başta olmak üzere çeşitli sebeplerden dolayı saç kaybı yaşayan hastanın operasyonunu başarıyla gerçekleştirdik. Kadınlarda Saç Ekim Operasyonu Erkeklerde Saç Ekim Operasyonu hakkında öğrenmek istediğiniz her şeyi Hair Center of Turkey web sitemizden öğrenebilirsiniz